27 Mart 2009 Cuma

Umudun Göğe Yükselişi

İyiyim, bir şeyim yok
Sade bir hayatım var şimdi
Camiden terapiste – terapistten camiye
Doktor beni gözlerimin de olduğuna
inandırmaya başladı

Dünyayı benimsedim, yadırgamadım çok
Evim gibi hissediyorum
Ellerim titremiyor o kelimeyi duyduğumda
Müzik susuyor ara sıra.. olsun
Acıdan çarpılmış suratlar, Anna Akhmatova
Evim gibi hissediyorum
Göğü bir şey kırıp geçiriyor boydan boya
Boyun eğdiriyor papatyaya ilk damla

Papatya da iyi,
bir şeyi yok aslında
Sade bir hayatı var onun da
Kımıldanıyor ilk damladan sonra
parmaklarım titriyor
Benimsedim hayır –sıcacık da yazları ayrıca..
Hem o da burada yaşıyormuş artık.

Değil mi, niçin üzülelim umut yoksa
Niçin gömülmesin ölmüş olan toprağa
Parmakları da gömülmesin –peki niçin?
Sıkılmıştır, gemiye göbeğinden bağlı astronot gibi
Ve kopmuşsa bağ, canlı da olsa aşk
Canlı da olsa değil mi, niçin gömülmesin cesedi
Camisi de olan bir uzaya..

** Bu şiir Selaahttin Yusuf tarafından yazılmış ve Haşmet Babaoğlu, Tarık Tufan, İsmail Kılıçarslan ve Tuğçe Özerdem'e ithaf edilmiş ...

13 Mart 2009 Cuma

Dinmeyen Alkışlar ! Cahide Sonku ...


"'Kimdir Cahide Sonku,' dedim. 'Benim için her zaman sinema önde geldi' dedi. 'Son arzunuz nedir' dedim. 'Yaşarken bütün sanatçıları alkışlarlar, son arzum beni öldükten sonra alkışlamaları' dedi."

Dün akşam Şehir tiyatrolarında sahnelenen 'dinmeyen Alkışlar' adlı oyunu izledim.Konu Cahide sonku'nun hayatı idi , konuyu önceden biliyordum ancak Cahide Sonku hakkında hiç bir bilgim yoktu.Sadece tanıdık bir isim ...
Oyun bittiğinde , Cahide Sonku'nun şaşalı gençlik yıllarını da ve bir o kadar da acılı yaşlılık zamanlarını da başarıyla oynayan Aslı Seçkin'i oyuncuları alkışladığımız sırada ağlarken görünce , üzüntüm daha da derinleşti. Şaşalı gençlik yılları dediğime aldanmayın , dışarıdan görünüşü bu ... İçinde hep yalnızlık taşıyan bu kadına,herkesin ona gıpta ederek bakarken , onun ise sadece sıcak bir yuva istediği bu kadına üzülmemek elde değil.
Bir bilmediğim de günümüzün ünlü gece kulübü 'Cahide'nin adını bu güzel kadından almış olması.
Neler yaşadığını anlayabilmek için 'Dinmeyen alkışlar'ı izlemek gerekiyor sanırım.
1916 - 1981 yılları arasında yaşamış bu sinema ustasının 'Aysel Bataklı Damın Kızı' filmini izelemeyi kendime görev edinip , gittiği yerde huzura kavuşmuş olmasını diliyorum ...

**http://arsiv.sabah.com.tr/2005/09/17/cpsabah/gnc125-20050917-101.html