25 Mayıs 2009 Pazartesi

62. Cannes film festivali

62. Cannes Film Festivali sona erdi. Festival Sarayı’nda gerçekleşen törenle, Altın Palmiye ödülünün sahibi belli oldu. Cannes, bu yıl da dünya sinemasından farklı örnekleri ve renkli isimleri bir araya getirdi. Pedro Almodovar, Ken Loach, Quentin Tarantino gibi birbirinden başarılı yönetmenlerin imzası taşıyan filmlerle birlikte toplam 20 iddialı yapım Altın Palmiye için yarıştı.
Bu yılki Altın Palmiye ödülünü, Avusturyalı yönetmen Michael Haneke`nin "Das Weisse Band" isimli filmi kazandı. Fransız Jacques Audiard da "Un Prophete" isimli filmiyle büyük ödüle layık görüldü. En İyi Yönetmen ödülünü, "Kinatay" isimli filmiyle Filipinli yönetmen Brillante Mendoza alırken, Jüri Özel Ödülü İngiliz yönetmen Andrea Arnold`un "Fish Tank" isimli filmi ile Güney Koreli yönetmen Park Chan-wook`un, "Thirst, Ceci Est Mon Sang" isimli filmine verildi. Festivalde, En İyi Senaryo ödülünü de Çinli Lou Yee`nin "Nuits D`ivresse Printaniere" isimli filmi aldı. Fransız oyuncu Charlotte Gainsbourg, Lars von Trier`in "Antichrist" filmiyle En İyi Kadın Oyuncu ödülünü, Avusturyalı Christoph Waltz da Quentin Tarantino`nun, "Inglourious Basterds" isimli filmindeki performansıyla En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazandı. 86 yaşındaki Fransız yönetmen Alain Resnais de şu ana kadarki çalışmalarından dolayı Özel Ödül`e layık görüldü. Altın Palmiye için yarışan filmlerin dışındaki kategorilerde gösterilen 26 film içinde Avusturyalı Warwick Thornton`un "Samson et Delilah" isimli filmi Altın Kamera ödülünü kazandı. 62. Cannes Film Festivali, Jan Kounen`nin yarışma dışı gösterilen "Coco Chanel et Igor Stravinsky" isimli filminin gösterimiyle sona erdi.
Kaynak:ntvmsnbc

11 Mayıs 2009 Pazartesi

2009 ilkbahar dönemi ALES soru ve cevapları

Tam ve doğru dökümana ulaşmak için ekli linkin tamamını kopyalayarak,adres çubuğuna yapıştırınız :

http://www.osym.gov.tr/BelgeGoster.aspx?F6E10F8892433CFFD4AF1EF75F7A7968801B9F90FA0A50AD

9 Mayıs 2009 Cumartesi

colormatic :)


Hanımlar ! Ofsayt'ı öğreniyoruz :)

Ucuzluktaki super cantayi almak icin Mango'ya girdiniz.
Sadece bir tane kalmis, o da kasanin (kale) hemen yaninda.
Ama bu cantanin tek taliplisi siz degilsiniz!
Çantayi gözune kestiren diger bir musteri (rakip oyuncu) de sizin hemen
yaninizda bitiveriyor.
Ikiniz de durumun farkindasiniz ve hizla kasaya (kaleye)
yöneliyorsunuz.
Tam o esnada; biraz önce bluz aldığınız Zara'da ödemeyi yaptıktan hemen
sonra calan cebinizi cevaplamak için cüzdanınızı çantanıza koymadan
arkadasiniza verdiginizi ve onda unuttugunuzu fark ediyorsunuz.
Bir yandan kasaya dogru kosarken diger yandan da elinizi havaya
kaldirarak arkanizda kalan arkadasinizdan cuzdani (topu) istiyorsunuz.
Öyle bir durumdasiniz ki, rakibinizin gerisinde kalirsaniz kasaya daha
uzak kalacaginiz icin avantajinizi kaybedeceksiniz ama eger arkaya
gecmez siniz arkadasinizdan uzak kaliyorsunuz ve arkadasiniz da o
kalabalikta size cuzdaninizi firlatamiyor, hersey bir an meselesi.
Bu durumda yapmaniz gereken rakibinizin arkasina gecip cuzdani (topu)
almaniz ve cuzdani ele gecirdikten sonra rakibinizi gecmeye calismaniz.
Iste ofsayt bu.
Top sana atildigi anda kaleye rakibinden daha yakin olamazsin.

5 Mayıs 2009 Salı

Kapadokya'da bayıldım !

Kapadokya-Kayseri gezisinden bol çocuklu fotoğraflar...












mutlu peribacaları :)

























Ihlara Vadisi