6 Aralık 2015 Pazar

2 Tiyatro 'SHIRLEY' ve 'KUKLACI'

Devlet Ttaroları'nda yıllar önce 'Bahar Noktası' diye kapalı gise oynayan bir oyun vardı, o zaman heves etmistim Sumru Yavrucuk'u izlemeye ama bir türlü bilet bulamamıstım.

Gecenlerde evimize yakın Sabancı Universitesi'ne yeni oyunu Shirley gelince komsularımla bilet alıp gittik. Komsularım deyince aklımda bir Cennet Mahallesi canlandı :) ama benim komsularımın hepsi birbirinden Sex and the City, o sekilde düsünün lütfen.

Shirley aslında umutsuz bir kadının, umutlu bir hikayesi.
Ve evli bir kadın olarak onu cok iyi anladıgım anlar oldu. (Tam burada da 'Desperate Housewife'ye gecis yapıyoruz) 
Ama cok güçlü ve görülmesi gereken bir oyun mu değil. Giderseniz de pisman olmazsınız.

Bugün ise artık 4,5 yasında olan oglumu Süreyya Operası'ndaki 'Kuklacı' oyununa götürdük, Pinokyo ile ilgiliydi oyun. Efe çooookk sevdi. Basından sonuna ilgi ile izledi. 
Biletleri bu adresten alabilirsiniz





15 Eylül 2015 Salı

Karadeniz Gezisi ve YEŞİL YOL

Eğer siz de benim gibi canının kıymetini bilmeyenlerdenseniz bir Cumartesi sabahı gidiş - Pazar akşamı dönüşlük Trabzon'a uçak bileti alın ve her dakikası kıymetli ve bol oksijenli Doğu Karadeniz'in tadını çıkarın.
Mümkünse de çok geç kalmadan gidin derim. 
Çünkü 'Yeşil Yol' projesi hayata geçtikten sonra bölgenin doğallığının bozulacağı konusunda hem bizi gezdiren rehberler, hem de orada yaşayan insanlar eminler. Çünkü güzelim ormanların, yaylaların içinden yol geçecek otobüsler için.
Şu an gördüğüm mis gibi yemyeşil doğa, kokladığım mis gibi hava, kültürünü korumuş yerel halkın yerine 10-30 yıl sonra oralarda çirkin beton yığınları, görgüsüz tursitler, uyanık girişimciler, kurumuş dereler-çaylar, bir parça yeşil kalmış yerlere akın etmiş şaşkın kalabalıklar göreceğiz ve o kadar yolu gitmeye değer bile bulmayacağız. 
Ve o gün sıra yakınındaki-yöresindeki diğer bakir şehirlere gelecek. Çünkü inşaattan para kazanılması gerekiyor, çünkü maden çıkartılması gerekiyor, çünkü bizim yok etmek üzerine kurulu doğaya saygı duymayan bir turizm anlayışımız var.


Ne yapabiliriz bu konuda bilmiyorum. Yöre halkının büyük çoğunluğu itiraz ediyor, jandarma ile çatışmaya girmişlikleri bile var ama kimse dinlemiyor. Devletin gözü kör, kulağı sağır. 
"Yeşil Yol" ile ilgili daha sağlam ve detaylı bir yazı okumak isterseniz tıklayınız
#yesilyoladurde imza kampanyası için tıklayınız

Şimdi sıra benim güzel anılarımda. Karadeniz'i düşündükçe yüzümde bir gülümseme olacak....

KAÇKAR DAĞLARI




ZİL KALE



 ÇAT YAYLASI


3 Eylül 2015 Perşembe

Kedi Tombiş

4 yıl önce, Ramazan Bayramı'nın Son günü, beklenenden 5 hafta önce bir yaz gecesi oğlum dünyaya geldi.
O günün sabahı herkes beni arayıp doğum günümü tebrik ediyordu, geç saatte arayıp 'iyi ki dogdun' diyen arkadaşıma da 'Sağol Özge, ben de şimdi doğurmak üzereyim' diyişm dün gibi... :)
4 yıldır Efe benim doğum günümü, doğal olarak sahiplenmisti. Yillardir Mickey'li pasta, Şimşek Mcqueen'li tabak derken, bu senenin tema'si 'Seda' oldu :)
Efe ile aksamlarimizi farklı mekanlarda geçirdik ve gece 10 gibi onu bıraktığımız yerden aldık, evin yolunu tutmuşken Bayramoglu'nun ıssız,  karanlık caddelerinde arabanın farı küçük, ürkek iki gözü aydınlatti.
Engin'e 'Yolun ortasında fare var dikkat et' dedim.(bknz. Gönüllü yol Gps'i Seda) Sağından geçerken gördük ki, yavru kediymiş!
Geri döndük hemen, kenara kaçmayı bile bilmiyor, dikkatsiz bir şöförün kurbanı olabilirdi.

Alalım bizim siteye götürelim dedik, en azından araba tehlikesi yok. Hemen bir kaba su ve süt koyduk. O gece dışarıda yattı. Sabah işe giderken bir baktık hala kapimizin önünde. Ben kediye elimi uzatıp sevemem bu arada, özel bir düşkünlüğüm olmamakla beraber uzaktan severim ama hayvanları.
Neyse, akşam oldu eve geldik, kedi hala kapimizin önünde. Ben de bebek kedi maması almıştım görürsem veririm diye. Bir güzel yedi. Engin onu veterinere götürdü. 20 günlukmüş, sokağa salmamamizi önermiş veteriner. Hoopp o akşam -yani dün- eve terfi etti yavru kedicik.
Ben adı 'Şanslı' olsun dedim, Efe 'Tombiş' olsun dedi ve şu an sıska olsa da semirmesi temennisiyle kedimizin adını Tombiş koyduk.
Sanıyoruz erkek, veterinere sormayı unutmuşuz. Çok uslu bir tekir, tek istediği ilgi ve sevgi. Annesi yok ama biz varız. Bu doğumgünümde de bir canlıya sahip çıkmak varmış kaderimde,  şansımda  demekki. Aramıza hoşgeldin Tombiş :)


21 Ağustos 2015 Cuma

Öneri: #AKUSTİKHANE ve 'ADAMLAR'

Şimdi eğer hazırsanız öneri içinde öneriyle geliyorum:

Hemen hepimizin bildiği eskilerin TV programı, şimdilerin YOUTUBE kanalı AKUSTİKHANE'nin şahaneliği ile girişimizi yapıp,
'Adamlar' isimli güzel gurubun, 'KAPISI KAPALI' şarkısını paylaşarak;
içimde tutmadığım bir güzellikle daha paylaşımımı noktalıyorum :)

İsmet! #Sizkimsinizoğlum?

10 Ağustos 2015 Pazartesi

Bağımsız Radyo: Radyo Karavan


20 yıl olmuştur, hiç bırakmadım peşini, tabiri caizse hayranıyım. Kitap çıkarır okurum, şarkı söyler (beğenmesem de:)) bi kulak kesilirim, hangi radyoya geçse onu dinler kendimi bulurum.
Çok yaşasın e mi ‘AYÇA ŞEN’!

Yıllardır kurumsal pek çok radyoda çalıştıktan sonra eşi Toni ile bağımsız bir İnternet Radyosu kurdular bu sene.
Dinleyerek, bağış yaparak, önererek destek verelim. Çünkü işinin hakkını verenlere, samimi insanlara saygımız-sevgimiz sonsuz, değil mi? :)

Ben Android telefonumdan ‘TunelIn Radio’ uygulaması aracılığı ile dinliyorum. ‘Ayça Ev Hali’ diye aratabilirsiniz.

İnternet Sitesi üzerinden dinlemek isterseniz: http://www.aycaevhali.com/


O zaman hafta için her sabah saat 09:00 aynı radyo istasyonunu dinlemek üzere buluşalım,
İyi seyirler ;)

3 Ağustos 2015 Pazartesi

Ağlama Elina, boşver! 'Goodbye to Yesterday'

Ne tatlı şarkı, ne güzel şov hazırlamışlar, bayıldım.
Ayıca: Kadın Tribi = Erkek Duyarsızlığı
:)



I woke up at six a.m.
My eyes were closed but my mind was awake
Pretended I was breathing in a deep sleep pace

Got dressed so quietly
I was frozen by the jingle of my keys at the door
As I got outside I smiled to the dog

I didn’t wanna wake you up
My love was never gonna be enough
So, I took my things and got out of your way now, girl

Why didn’t you wake me up
I’m pretty sure I would have told you to stop
Let’s try again and say goodbye
Goodbye to yesterday

Why would you think like that?
Yeah, we fight a lot but in the end
You and I we’re a perfect match

I wouldn’t want it any other way
But now you’re gone and I’m all alone
Lying here naked and staring at the phone

I didn’t wanna wake you up
My love was never gonna be enough
So, I took my things and got out of your way now, girl

Why didn’t you wake me up
I’m pretty sure I would have told you to stop
Let’s try again and say goodbye
Goodbye to yesterday

I didn’t wanna wake you up
My love was never gonna be enough
So, I took my things and got out of your way now, girl

Why didn’t you wake me up
I’m pretty sure I would have told you to stop
Let’s try again and say goodbye

Goodbye to yesterday
Goodbye to yesterday
Oh, Goodbye to yesterday


15 Temmuz 2015 Çarşamba

Eski bir tatil anısı

Tatile çıkmamıza saatler kala aklıma gelen bir anımı anlatmak istedim.

Şimdi biz geçen akşam Engin ile yanımıza almamız gerekenler listesini kontrol ediyorduk, valize şunu koyduk mu, Efe'ye bunu alıcaz mı şeklidne diyaloglarla.
-Etaminimi alıcam! diye heyecanlandım.
Benim Bey orada koptu biraz, te allam listeye de yazmış etamini diye.

Anı bu değil yaznlız, daha oraya giriş yapamadım :)
Etamin ne diyen olabilir, çünkü ben yüzbinlerce kişiye hitap eden, kadın-erkek karışık tabi, çok okunan bir blog sahibi olduğum için :) herkesle aynı noktada olabilmek adına görsel paylaşıyorum:

Yukarıdaki görsele benzer bir el işim vardı. Geçen sene de mevsimlerden yaz.
Biz Yunanistan'a gitmişiz. Güzel bir sahili var Sakız'ın, orada 3 kişilik ailemiz. Sakin sakin denize giriyoruz, dinleniyoruz, şezlong'da uzanıyoruz...

Bir ara Engin ve Efe denize gitti. Ben de elime aldım etaminimi, oh mutlu mutlu elişi yapıyorum komşunun sahilinde.
Bir çift bizim bulunduğuz alana doğru gelmeye başladı. Bize gelmiyorlar da, yer arıyorlar, nerede otursak diye.
Erkek olanı, karısının 2 metre gerisinde, elinde bir plaj çantası, sıcaktan bunalmış, mutsuz mutsuz karısının peşinden sürükleniyor.
Beni farketmiş olacak o sıra. Audrey Hepburn zerafetimden etkileneceğine, sen git karısına de ki (ben de yakınlarındaydım artık iyice)
- Burda örgü ören kadınlar var, ne işimiz var bu plajda?!

:) Herhalde Türk olacağıma ihtimal vermedi. Sarı saçlarım, mavi gözlerim, beyaz tenim de etkili olmuş olabilir böyle düşünmesinde :p :)
O an bir anlık bozuldum ne yalan söyliim ama sonra çok komik geldi.
Keşke 'beklentilerinizi karşılayamadık, kusura bakmayın. Yarın kırmızı bikinimle tekrar geleceğim, bir daha görmeden karar vermeyin bence' deseydim diye düşündüm :)

Hayır yani, eşiyle denize gelip, plajda kimle ve neyle karşılaşmayı bekliyorsa? :)

Bu da böyle bir anımdı.

Bu yaz karşınıza kim çıkar bilmiyorum ama, yanınızda hep sevdikleriniz olur İnşallah, (Hıh! :) )
Sevgiler...




10 Temmuz 2015 Cuma

EX MACHINA - FİLM



Hayal edilmiş dünyalarala yada gelecekle ilgili kurgular okumayı, izlemeyi çok seviyorum.
Ex Machina da güzel tat bırakan bir izlence oldu.



Büyük teknoloji şirketlerin önemli yatırım konularından biri “Yapay Zeka”. Örnekleri ise: Google’nin 400.000 dolar karşılığında DeepMind’ı satın alması, Facebook’un yapay zeka labaratuarı kurması, IBM’in süper bilgisayarı Watson.

Sanayi Devrimi dünya tarihi’nde nasıl mihenk taşı ise, androidlerin bizimle sosyal yaşama katılmaya başlaması insanlık tarihi için müthiş bir gelişme olacak şüphesiz.  Ancak bu değişimin olumlu sonuçlar doğurmayabileceği de aşikar. –Kaldı ki, eğer bana inanmıyorsanız :p - Stephen Hawking, Elon Musk, Bill Gates gibi isimler yapay zeka’nın insanlık için bir tehdit olabileceğini dile getirdiler.

Şimdi düşünün insansı bir robot sizin iş arkadaşınız. Beraber çalışıyorsunuz, öğlen yemeğe çıkıyorsunuz hatta bu robotun bazı hareketlerine alınıp, küsüyorsunuz… :) Bugüne uzakta değil bence. Ama sonuçta robot da olsa, insan insandır :p :) Kendinizi kollayın derim, ben şahsen o gün geldiğinde öyle yapıcam.


Bir nebze bilimsel başladığım bu mekatronik blog yazısı, sululaşarak son bulurken;
Özetle ‘Ex Machina’yı izlemenizi öneriyorum.



--Spoiler---

Ava, yapay zeka!, senin de gözün kör olmasın!-


6 Temmuz 2015 Pazartesi